Çelebi ile FOÇA’da 2. Bölüm…

Çelebi ile Foça’da yılın ilk gezisi… 01/01/2012

Sabah erkenden uyanıyorum, Sert bir bir rüzgar ve soğuk bir hava ile karşılaşıyorum.

Akşam ısıtıcıyı kapatıp yattım. Tulum içinden kolumu uzatıp düğmesine uzanıyorum, 10 dk sonra içersi sıcacık,

Toparlan, Kahve kahvaltı, Sonrasında sahilde kısa bir yürüyüşe çıkıyorum,

Yağmur artık yağmıyor ama kuvvetli bir kuzey rüzgarı esiyor, Hava çok soğuk ama Güneş zaman zaman yüzünü gösteriyor yine de..

Gezinti sırasında kampın köpeği beni iskeleden inerken görünce tanımıyor ve havlıyor, Akıllı bir köpek, oysa normal şartlarda iyi anlaşmıştık, belki üzerime daha kalın bir kaban aldığım için tanımadı, İleri adım attığımda o da hamle yapıyor, Yerimde durmazsam saldırabileceğini anlıyorum. Sahibi gelene kadar onun olduğu tarafa doğru havlıyor, Allahtan biraz sonra sahibi geliyor, Nihayet serbestim. 🙂 Adını sormadım ama çok güzel bir köpek, Kışın büyük çoğunluğunu böyle boş geçiren 365 gün açık olan kampta böyle akıllı bir köpeğe kesinlikle ihtiyaç var…

İkinci defa kışın bir ticari kampta kalıyorum, Bu mekanda pek çok detay gerçekten ıssız ve kasvetli gözüküyor ama gerçekten çok ayrı bir keyfi de var, Ben bu gezimde çok keyif aldım kamptan..

Sonrasında hazırlıklarımı yapıyorum, Dizüstü bilgisayar, masa, sandalye gibi detayların toplanması ve yerlerine yerleştirilmesi, Küçük bir temizlik, Kablo ve sabitleme ayaklarının kaldırılması, gibi bir dizi işten sonra kampla vedalaşıp  ayrılıyorum.

Yenifoça’ya doğru kıvrıla kıvrıla giden yolun kenarında yer yer terkedilmiş gibi gözüken taş evler dikkat çekici.. Bugün yolda dünün aksine daha yoğun bir trafik var, İnsanlar gezmeye çıkmış yılın ilk günü herhalde, Bazıları yine de aceleci, Aceleci küçük araçlar olmadığı zaman karavan kullanmak daha keyifli olsa da bu bir engel de değil, Zamanla tam olarak yapmanız gerekeni yapmaya alışıyorsunuz.. Deneyim çok önemli, çünkü çok şey deneyimle değişiyor ve böyle geziler deneyimi arttırmak için güzel bir fırsat…

Yenifoça’ya ilk girişte olan yoldandeğil biraz ilerdeki caddelerden birinden giriyorum, Sahili bulmak çok zor olmuyor, Biraz ilerde PTT önündeki çay bahçesinin orada duruyorum, Rüzgar aynı sertlikle esmeye devam ediyor. Burada Çelebi’yi park edip kısa bir yürüyüş yapıyorum limana doğru..

Yenifoça’da sokaklar Foça’ya göre daha boş, Merkezdeki herkes soğuk esen rüzgar yüzünden kapalı mekanlara sığınmış gibi, Ancak Foça’ya kıyasla burada halkın daha büyük bir bölümü yazlıkçılardan oluştuğu belli sokaklardan..

Yenifoça’da bazı evlerin dış kısımları taşla kaplanmış ve çok güzel duruyorlar, Bazı sokaklar hep böyle binalarla çevrili olduğu için çok hoş bir atmosfer oluşmuş, Kendimi böyle birkaç sokağa atıp biraz dolaşıyorum.

Bu sokak çok güzel mesela, bir de o antenler olmasaydı keşke..

 

Yenifoça için bu seferlik çok fazla zaman ayırmadım, Nasıl olsa yine geleceğim ama biraz daha detaylı gezmek sitiyorum daha sonra.. Çünkü daha pekçok sokakta pekçok bina var görmeye değer, Oysa hava cidden soğuk ve artık gitmek istiyorum. Arabayı olduğu yerden alıp Limandan güneye doğru giden dar bir sokaktan anayola çıkıp devam ediyorum,

Kozbeyli sapağından dönüp Kozbeyli üzerinden hafif yayla tadı olan birkaç köyden geçiyorum.. Amacım Eskifoça yolu yerine köylerden Sasalı köyüne çıkıp oradan geçmekti..

Ama Eskifoça yolunu atladıktan sonra girdiğim benzinlikte LPG olmadığından bu yolu kullanmayı bu seferlik erteleyip Tekrar Eskifoça yoluna döndüm ve Menemen’de bir benzinlikte son bir mola verdim..

Çelebi ile yakıt alamak bile büyük bir keyif, Kıvrıla kıvrıla birkaç manevradan sonra aşağıdaki yeri buluyorum, İstesem burada kalırım diye düşünüyorum, Bu çok değişik bir duygu.. Ama burada kalmak için bir neden yok, Malesef dönmek zorundayım, Rüyanın sonuna yaklaşmanın verdiği etkiler işte..

Sonrasında doğru eve, Bizim ev biraz yüksekte, nereye gidersek gidelim en sert rampaları eve çıkarken aşacağım herhalde, Çekici- Çelebi ikilisi uyumlu, Bu rampalar onları yine de pek zorlamadı..

Evin orada bir kerede yer buluyor ve buraya tek manevrayla yanaşabiliyorum. İşte bu.. artık evdeyiz, Bence Çelebi nereye giderse gitsin evine dönmeli, Çünkü Çelebi’yi farklı hiçbir yerde bırakmak istemem.. Bir sonraki yolculuğun nereden başlayacağını ve ne zaman olacağını kestirmek güç..

İşte bu haftasonu da böyle geçti.. 🙂
….

Yorum bırakın